
Durun hemen bozulmayın hanımlar.
Erkekler kadınları kimlerle aldatıyorlar?
Kadınlarla değil mi?

Evli olan ya da başka bir kadınla birlikte olan erkeklerle kimler bile bile birlikte oluyor?
Kadınlar değil mi?

Başı bağlı erkeklerden gelen teklifleri kimler kabul ediyor?
Kadınlar değil mi?

Zengin evli erkeklerden gelen pahalı hediyeleri kimler kabul ediyor?
Kadınlar değil mi?
Erkeklerin evli olduğunu ya da başkasıyla birlikte olduğunu bile bile onlarla seyahatlere çıkan,
“gecelere akan” kadınlar değil mi?

Hatta erkeklerin hayatında başka bir kadın varken kalkıp da adamların evine yerleşen kadınlar değil mi?

Erkekleri baştan çıkaranlar, onların dikkatini çekmeye çalışanlar kadınlar değil mi?
Çıkarları uğruna özellikle paralı, güçlü ve kendilerinden YAŞLI erkeklere yanaşıp istediklerini yaptırmak, istediklerini aldırmak, borçlarını ödetmek için onları tavlayan yine kadınlar değil mi?

Erkekler karılarını, sevgililerini kimlerle aldatıyorlar?
Kadınlarla değil mi?

Bütün bunlar bir anda aklıma gelip de yazabildiklerim.

Erkekler bir işler çeviriyorlar, tabi ki bunu karşı cinsle yapıyorlar.
Sonra da kadınlar kendi cinslerini suçlayacakları yerde kalkıp erkekleri suçluyorlar.

Tabii ki her kadın için geçerli olmayabilir ama bir çok kadın hayatında bir zamanlar evli bir erkekle flört etmiş
ya da birliktelik yaşamıştır. Sonuç ayrılıkla sonlanabileceği gibi, kadının etki çemberi altına aldığı erkek, karısını ya da birlikte olduğu kadını bırakıp, kendisiyle birlikte olmuş, büyük bir ihtimalle de sonunda erkek,
etkisi altına girdiği yeni kadınla birlikte olmuş, hatta onunla evlenmiştir.

Sadece erkekler değil yeni bir dokunuş, yeni bir ten, yeni bir beden arayan...

Bazı kadınların da birlikte olduğu erkekten ya da kocasından sıkılıp,ona karşı sevgisi tükenip,başka birine aşık olup, başka erkeğe gönül verebileceği gibi o zaman aynı durum neden erkekler için de geçerli olmasın di mi ama?

Bu işler bir kişiyle yapılmadığına göre...
Gönül denen şeyin kime, ne zaman kayacağı belli olmadığına göre...
AŞKa da engel olunamayacağına göre...
Galiba en doğrusu aşk-meşk konusunda kimsenin kimseyi suçlamaması...

Bu iş, “tavuk mu yumurtadan çıkar yumurta mı tavuktan” bilinmezi gibi dünya yok olana kadar sürüp gidecektir.

Boşuna suçlu aramayalım.
Haaa!
İlle de bir suçlu aranacaksa,ille de bir suçlunun olması gerekiyorsa, o zaman tek suçlu AŞKtır.
Çünkü AŞK tutulamaz. (Tıpkı çişin tutulamayacağı gibi)


AŞKın canı kimi isterse peşinden onu sürükler.
AŞK, kadın-erkek ayrımı yapmaz.
O zaman, ne erkekler suçludur, ne de kadınlar...
Ah AŞK ah!
Sen yok musun sen!!!
*** FÜSUN ÖNAL***
--
Daha fazlası için sitemizi ziyaret ediniz


| http;//.www.viranekalpler.com |
http;//oykuceduygular.blogcu.com
--
Bu e-postayı Google Grupları'ndaki "Cadıların Mekanı - İnternetkadin.com" adlı gruba abone olduğunuz için aldınız.
Bu gruba kayıt göndermek için cadilarmekani@googlegroups.com adresine e-posta gönderin.
Bu gruba olan aboneliğinizi iptal etmek için cadilarmekani+unsubscribe@googlegroups.com adresine e-posta gönderin.
Diğer seçenekler için http://groups.google.com/group/cadilarmekani?hl=tr adresinden grubu ziyaret edin.