30 Ağustos 2011 Salı

| makarna | Yedi Yağsız Yıl

Yedi Yağsız Yıl

Bülent ESİNOĞLU

Amerika, Avrupa ve Japonya'da kriz derinleştikçe, veciz ifadeler ve
yeni ekonomik kavramlar öğreneceğimiz anlaşılmaktadır.

Yavan ekmek ve yağlı çöreği biliyorduk. Yedi yağsız yılı da ömrümüz
olursa öğreniriz.

Batının kapitalist krizinde, zenginler ikiye bölündüler.

Bir kısmı diyor ki, para basalım bastığımız paraları kendi ülkemizin
dışında kullandırtmaya devam edelim. Bir başka ifadeyle, "tüketimi
teşvik etmeye devam edelim" diyor.

İkinci gurup zenginler ise, kemerleri sıktırtalım ki, borç
verdiklerimiz tasarruf yapsın ve bize olan borçlarını ödesin.

Para basalım diyenler genellikle Atlantik ötesinin zenginleri,
kemerleri sıktıralım diyen zenginlerse, Avrupa'nın zenginleridir.

Kapitalistlerin ağababalarının ekonomistleri de diyor ki, artık her
iki çare de çare değildir.

Para basıp Amerika ve Avrupa'nın dışındaki ülkelere gönderelim desek,
dünya ekonomisi dolar ve Euro ile alışverişten tedirgin. Gittikçe
dolar kullanımı azalmakta, basılan paralar geri ülkelerine dönerse
enflasyon riski var.

Kemerlerin sıkılması, yani tüketimin kısılması ise, büyük işsizlik ve
sosyal kaos anlamına geldiği için bu yol da çıkmaz sokaktır.

Kapitalizm kendi yapısında olan bozukluktan ötürü çözüm üretemeyince,
sosyal risklerde artınca, zenginler çıkacak kaostan korkuyorlar.

Fransa'da 15 Euro milyarderi (bizde 50 dolar milyarderi var) bir araya
gelerek bir karar almışlar.

"devlet bizden ilave vergi alsın"

Ya gelişmekte olan sosyal kalkışmaları frenlemek için böyle bir karar
aldılar, ya da başka bir bildikleri var.

Fransız zenginler böyle derken, Alman Maliye Bakanı Wolfgang
İsviçre'de verdiği bir beyanatta, "dünya ekonomisinin yedi yağsız yıla
girdiğini" söyledi.

Özetle, dünya ekonomik krizi yedi yıl daha sürecekmiş. Herkes aklını
başına alsın, tasarruf bütçelerini yapsın diyor.

Türkiye'ye gelince, Türkiye ömrü billah hiç krizden çıkmadı ki yeniden
yeni bir krize girsin.

Kriz aslında işsizlik demektir. Türkiye'deki gerçek işsizlik hiçbir
zaman %20'nin altına düşmedi ki...

Türkiye'yi yönetenlerin hiçbir zaman işsizlik diye bir sorunları
olmadı. Olsaydı işsizlik ile ilgili bir plan program olurdu.

İşsizliği de piyasa çözecek ya, bekliyoruz. Ne biçim piyasa ise,
işsizliğe bir çara bulmuyor ama zengine her zaman bir şeyler buluyor.
28.8.2011, bulentesinoglu@gmail.com

--
BENiM MANEVi MiRASIM BiLiM VE AKILDIR!
 
"Ben, Manevi Miras olarak hiçbir Ayet, hiçbir Dogma,
hiçbir Donmuş ve kalıplaşmış Kural bırakmıyorum.
Benim Manevi Mirasım Bilim ve Akıldır...
 
Zaman süratle ilerliyor, Milletlerin, Toplumların,
Kişilerin Mutluluk ve Mutsuzluk anlayışları bile değişiyor.
Böyle bir Dünyada, asla değişmeyecek Hükümler getirdiğini
iddia etmek, Aklın ve İlmin gelişimini inkar etmek olur...
 
Benim Türk Milleti için yapmak istediklerim
ve Başarmaya çalıştıklarım ortadadır.
Benden sonra Beni benimsemek isteyenler,
bu temel eksen üzerinde Akıl ve İlmin rehberliğini
kabul ederlerse, Manevi mirasçılarım olurlar."
 
C* MUSTAFA KEMAL ATATÜRK C*
 
Grup mail adresi: makarna@googlegroups.com - Grup yöneticisi: makarna+owner@googlegroups.com - Grup anasayfa: http://groups.google.com/group/makarna - Gruba üyelik: makarna+subscribe@googlegroups.com - Grup üyelik iptal: makarna+unsubscribe@googlegroups.com

Blog Arşivi