Kaçıncı feda edilişi yenik şairlerin, şiirlere kırıp boyunlarını.
Kanamalı bir mürekkep boşluğunda uzaklığın dürbününe tutunup
Uyumlu bulut rengini giyinen eski bir merhametle
Üstüne çöken şehirlerin ; altından uzanarak karanfil cüretinde.
Uykusuz ihtimallerin tutuştuğu yorgana örtünerek
Bir dilim mevsime yanılıp üstü açık kalmış gecede
Alışılan karanlık ve kökleşik hüzün
Işığa kapanan misafir pencerede akıtılan söze ;itirazsız doyum.
Ve ayak bastı parasını ödemiş bir hükümlünün ilk gün şaşkınlığında
serçe gölgeleriyle süslenmiş zindanıdır olup biten..
Dinle sevgili! Sana ayıracak ölüm yok cebimde
Su kesimi saatlerinde vurdu hep yüzünün kuraklığı
Batır sevinçli yerlerime kirpiklerini,rahatla
düşerken devranın dudaklarından yan yana anılan ismimiz…ve bitsin bu iş.
Oysa unutmamışken hiçbir şarkıda gözlerinin rengini
sen zaten hazırdın bir sese aldanmaya
ve başka bahçelerin salıncaklarında güneşe değiyorsun şimdi, güneşe.
Resim olup yırttım kendimi hayatın albümünden
Yüreğimi cam yaptım kim olsa kırar beni
Sen kabuğunda kal
Senden bilinmesin yakmaya aşılanan ateşin ; ardında bıraktığı yoksunluk.
Zamanın katranında eskitilen ne varsa
Üstüne pisledi çağcıl kırlangıçlar betondaki yuvalarından.
Hücrelerini yenileyen yasal korkuluk
ve uyuşamadığım devlet - herşey sana benzedi
Kurgulanmış yola kısa yürüyüşler
Usta işi bir kaos uyumu koridor uzantısında
Kabulleniş kokan sorunlu münasebetler – sen her şeye benzedin.
Gülün kırmızılığını ihbar ederken gözü kanlanmış kediler
Bir türkünün yanaklarından öpüyordu
Rehin kuşlar için gömleğini parçalayan şairler.
Cami avlusuna terkedilmemiş insanlığını taşıyıp sırtında
Bir kablumbağanın onurlu sabrıyla uzun yürüyüşlerde
Dallarında böcekleri ve sincapları olan ağaçların altından şemsiyesiz geçerek
Ve selam vererek yol kenarlarına dizilmiş çingene çadırlarına
Toprak ve mermerin buluştuğu güne kadar süren sadakati
Üşüyen sonbahara örtülen bir battaniye gibi sahicidir aşk
gözlerini yürekleriyle yıkayanların günlüğünde.
Anla sevgili ! Sana heba edecek yaşam yok cebimde
Bedeninden alkışlarla kaçan ruhunun
Çorabından kaçan tenden önemsizleştiği gün
Adresini unuttu sana açan papatya yüzlü şiirler.
METIN AKDENIZ
Kanamalı bir mürekkep boşluğunda uzaklığın dürbününe tutunup
Uyumlu bulut rengini giyinen eski bir merhametle
Üstüne çöken şehirlerin ; altından uzanarak karanfil cüretinde.
Uykusuz ihtimallerin tutuştuğu yorgana örtünerek
Bir dilim mevsime yanılıp üstü açık kalmış gecede
Alışılan karanlık ve kökleşik hüzün
Işığa kapanan misafir pencerede akıtılan söze ;itirazsız doyum.
Ve ayak bastı parasını ödemiş bir hükümlünün ilk gün şaşkınlığında
serçe gölgeleriyle süslenmiş zindanıdır olup biten..
Dinle sevgili! Sana ayıracak ölüm yok cebimde
Su kesimi saatlerinde vurdu hep yüzünün kuraklığı
Batır sevinçli yerlerime kirpiklerini,rahatla
düşerken devranın dudaklarından yan yana anılan ismimiz…ve bitsin bu iş.
Oysa unutmamışken hiçbir şarkıda gözlerinin rengini
sen zaten hazırdın bir sese aldanmaya
ve başka bahçelerin salıncaklarında güneşe değiyorsun şimdi, güneşe.
Resim olup yırttım kendimi hayatın albümünden
Yüreğimi cam yaptım kim olsa kırar beni
Sen kabuğunda kal
Senden bilinmesin yakmaya aşılanan ateşin ; ardında bıraktığı yoksunluk.
Zamanın katranında eskitilen ne varsa
Üstüne pisledi çağcıl kırlangıçlar betondaki yuvalarından.
Hücrelerini yenileyen yasal korkuluk
ve uyuşamadığım devlet - herşey sana benzedi
Kurgulanmış yola kısa yürüyüşler
Usta işi bir kaos uyumu koridor uzantısında
Kabulleniş kokan sorunlu münasebetler – sen her şeye benzedin.
Gülün kırmızılığını ihbar ederken gözü kanlanmış kediler
Bir türkünün yanaklarından öpüyordu
Rehin kuşlar için gömleğini parçalayan şairler.
Cami avlusuna terkedilmemiş insanlığını taşıyıp sırtında
Bir kablumbağanın onurlu sabrıyla uzun yürüyüşlerde
Dallarında böcekleri ve sincapları olan ağaçların altından şemsiyesiz geçerek
Ve selam vererek yol kenarlarına dizilmiş çingene çadırlarına
Toprak ve mermerin buluştuğu güne kadar süren sadakati
Üşüyen sonbahara örtülen bir battaniye gibi sahicidir aşk
gözlerini yürekleriyle yıkayanların günlüğünde.
Anla sevgili ! Sana heba edecek yaşam yok cebimde
Bedeninden alkışlarla kaçan ruhunun
Çorabından kaçan tenden önemsizleştiği gün
Adresini unuttu sana açan papatya yüzlü şiirler.
METIN AKDENIZ
--
DUYMADAN SESLENMEYİ BİLİYORSA YÜREK,GÖRMEDEN SEVMESİNİ DE BİLİR
İCİNDEN SEVGİ GECEN YOLDA; SEVGİ ISIGI YOLUNUZU AYDINLATSIN
BU GÜNÜNÜZ DÜNDEN İYİ OLMASI TEMENNİSİYLE
--
Bu e-postayı Google Grupları'ndaki "Cadıların Mekanı - İnternetkadin.com" adlı gruba abone olduğunuz için aldınız.
Bu gruba kayıt göndermek için cadilarmekani@googlegroups.com adresine e-posta gönderin.
Bu gruba olan aboneliğinizi iptal etmek için cadilarmekani+unsubscribe@googlegroups.com adresine e-posta gönderin.
Diğer seçenekler için http://groups.google.com/group/cadilarmekani?hl=tr adresinden grubu ziyaret edin.