31 Mart 2010 Çarşamba

m~a~k~a~r~n~a Batı Ekonomik Buhranının Türkiye'ye Siyasi Etkisi

Batı Ekonomik Bunalımının Türkiye'ye Siyasi Etkisi
Bülent ESİNOĞLU
Batının içinde yaşadığı dış satım krizinin ülkemize olan olumsuz
etkileri yalnızca ekonomik değildir.
Ekonomimizi özelleştirme/mülksüzleştirme ya da yabancılaştırma
aşamalarından geçirten Batı, elde ettiği mevzilerin ekonomik
sonuçlarını zaten tescil ettirmişti. Kopenhag Kriterleri, OECD
Kararları, IMF, Dünya Bankası kararları, Avrupa Parlamentosu kararları
ile gerekli kanunu düzenlemeleri kukla iktidarlar ile birlikte yapa
geldi.
Şimdi bu sonuçların kalıcı olabilmesi için Anayasal kurumların da
değiştirilmesi gerekmektedir. Batı Türkiye'nin kuklalar vasıtası ile
yönetilmesini ila nihaiye güvenli ve sürdürülebilir görmüyor.
Şöyle dersek daha iyi anlaşılır.
Batı Türkiye'deki mevcut anayasal kurumlar ile ülkenin başında kendi
kuklaları bile olsa artık yeterli değildir. Hele hele kriz
dönemlerinde durum Batıyı fazlası ile rahatsız etmektedir.
Türkiye ulusal pazarlarını tam denetim altına alabilmek için ulus
devletin tüm kurumlarını tam denedim altına alınması gerekmektedir.
Ordu ve yargının Batının isteklerine boyun eğer duruma getirilmesi
için temel yasaların(Anayasanın) değiştirilmesi zorunludur.
Bu zorunluluk başka bir sebepten ötürü Batı için önem arz etmektedir.
Milli bir iktidarın işbaşı yapması halinde Türkiye'de kazandıkları
mevzileri kaybedecekleri endişesi vardır.
Şimdiye kadar, Batı emperyalizmi, siyasi iktidara kanunlara ve
Anayasaya aykırı işler yaptırttılar.
Bir örnek olsun diye söyleyeyim. 131'a yakın özelleştirme/
yabancılaştırma yapılan yerlerde, mahkemelerin bozma karalarına
iktidarca uyulmamıştır.
Milli bir iktidar işbaşı yaparsa, kanunsuzlukların hesabını sorma
ihtimali vardır. Daha net bir ifade ile söylersek; Anayasa değişikliği
isteği, Recep Tayyip'ten de ötede Batının isteğidir. Onun için Batıdan
sürekli destek açıklamaları gelmektedir. Kendi, el altından verdikleri
talimatlarını, destekleme açıklamaları yapmaktadırlar. Bugün bile
AP'dan Füme'nin açıklamaları vardı.
Çünkü beğenmediğimiz Anayasa, bu hali ile bile kalsa, üniter devletin
önemli savunma aracıdır.
Eğer Batı eldeki güçler ile Anayasa değişikliğini sağlarsa, olacak
olan şudur.
Batı talimat verecek, istek Mecliste yasalaşacak ve hiçbir Anayasal,
demokratik veya başka bir kurum itiraz edemeyecek.
Batının istediği kendi kuklasını hiçbir karşı duruş olmaksızın
yönetmesidir. Kuklanın ilelebet iktidarda kalması ve hiçbir kuruma
hesap vermemesi gerekmektedir.
Ordu ve yargıya saldırılarda zaten bu temelde yürütülmektedir.
Batı, içinde bulunduğu kriz döneminden ötürü, birçok müşkülat ile
karşılaşırken, kuklası yönünden başka zorlukların çıkmasını istemiyor.
Batı elinden gelse kuklasını tam diktatör yapacak ve ona da;
gördüğünüz gibi bu demokrasidir diyecek.
31.3.2010, bulentesinoglu@gmail.com


--
BENiM MANEVi MiRASIM BiLiM VE AKILDIR!

"Ben, Manevi Miras olarak hiçbir Ayet, hiçbir Dogma,
hiçbir Donmuş ve kalıplaşmış Kural bırakmıyorum.
Benim Manevi Mirasım Bilim ve Akıldır...

Zaman süratle ilerliyor, Milletlerin, Toplumların,
Kişilerin Mutluluk ve Mutsuzluk anlayışları bile değişiyor.
Böyle bir Dünyada, asla değişmeyecek Hükümler getirdiğini
iddia etmek, Aklın ve İlmin gelişimini inkar etmek olur...

Benim Türk Milleti için yapmak istediklerim
ve Başarmaya çalıştıklarım ortadadır.
Benden sonra Beni benimsemek isteyenler,
bu temel eksen üzerinde Akıl ve İlmin rehberliğini
kabul ederlerse, Manevi mirasçılarım olurlar."

MUSTAFA KEMAL ATATÜRK

Grup mail adresi: MAKARNA@googlegroups.com
Grup yöneticisi : makarna+owner@googlegroups.com
Grup anasayfa : http://groups.google.com/group/MAKARNA

To unsubscribe, reply using "remove me" as the subject.

Blog Arşivi