25 Haziran 2010 Cuma

m~a~k~a~r~n~a Alternatif Haberler..!!! :)))



TRT'nin Yeni Kanalı "İş Makinesi TV" Yayın Hayatına Başlıyor

Son birkaç aydır yeni kanal açamayan ve kurum içinde bunun sıkıntısını yaşayan TRT, yeni kanalları İş Makinesi TV'yi dün akşam düzenlenen bir kokteyl ile basına tanıttı. Hedef kitle olarak kendisine inşaat ve yol çalışmalarını büyük bir ilgiyle takip eden orta yaş üstü işsiz güçsüz tayfasını ve emeklileri seçen İş Makinesi Tv, vinç, grayder, buldozer, kepçe gibi araçlar ve daha bir çok sürpriz iş makinesinden oluşan Makine Parkı ile yeni yayın döneminde oldukça iddialı.

İş Makineleri Evlerinize Geliyor

İstanbul The Marmara Oteli'nde verilen kokteylde, yayın hayatına başlayacağı duyurulan İş Makinesi Tv'nin Genel Yayın Yönetmeni Halis Sebepsiz, bu kanalla birlikte birkaç aydır yeni kanal açamayan TRT'nin üzerindeki stresi attığını belirtti. Devletin televizyonu olarak TRT'nin, şantiye ve yol bakım çalışması atmosferini evinin konforunda izlemek isteyen çok sayıdaki vatandaşa yardımcı olması gerektiğini açıklayan Sebepsiz, "Azıcık makine izlemeyi seven birisi burada kendisinden çok şey bulacak. İnsanımızın çalışan teknolojik aletleri izlemeye olan merakını tatmin edecek sanayi tipi çamaşır-bulaşık makinelerine kadar, her türlü alet edevata bu kanalda yer var." diyerek, TRT'nin yeni kanalına duyduğu güveni gözler önüne serdi.

Sertifika Müjdesi

Yurt dışında yayınlanan 'How İt's Work', 'Extreme Machines' gibi programların kendilerine ilham kaynağı olduğunu itiraf eden Halis Sebepsiz, ilerleyen dönemlerde kanalın müdavimlerine Anayasa düzenlemesi tartışmalarıyla yetişen hukukçu genç esnaf örneğindeki gibi, en azından bir tavan vinci operatörlüğü, bir forklift sürücülüğü sertifikası vermeyi planladıklarını da müjdeledi. Tadım başta olmak üzere bir çok ay çekirdeği firmasının kanalın programlarına sponsor olmak için adeta birbirleriyle yarıştıklarını belirten Sebepsiz, böylece İş Makinesi TV'nin TRT bütçesine fazla bir ek yük getirmeden yayın hayatını sürdürebileceğini vurguladı.

Yeni Projeler Yolda

Kokteylin sonunda TRT olarak İş Makinesi TV'ye benzer konseptte başka projeler üzerinde çalıştıklarını da belirten Sebepsiz, "Pek yakında, trafik kazaları sonrası etrafta toplanıp kimde ne kadar hasar var onun muhasebesini yapmaya bayılan vatandaşlarımız için 'Hasar Tespit Tv' ve apartmanların giriş katlarında oturan 60 yaş üzeri izleyicilerimize hitap edecek olan 'Apartman Önü TV' gibi kanallarla da karşınızda olacağız" sözleriyle TRT'nin 3 ayda bir yeni kanal açma geleneğini devam ettirme yönündeki kararlığını ortaya koydu. Sebepsiz'in "İnanıyorum ki, yaşlı vatandaşlarımızın sadece kendi apartmanlarını değil, Türkiye'nin ve Orta Asya'daki kardeş Cumhuriyetlerimizin de apartman girişlerini 24 saat izleyebilecekleri, girenden çıkandan anında haberdar olabilecekleri bu kanal da çok önemli bir toplumsal ihtiyaca cevap verecek." açıklaması ise davetliler tarafından uzun süre alkışlandı.

(mazhar stinson Brüksel'den bildirdi)

--
...................................................

Eğitim Sisteminde Köklü Değişiklik: "Hiçbiri" Seçeneği "E" Şıkkından "B" Şıkkına Alınıyor

Milli Eğitim Bakanlığı, Türkiye'deki eğitim sisteminin çıtasını yükseltmek amacıyla, yedi aydır aralıksız olarak sürdürdüğü çalışmalarına hız verdi. Çalışmalar kapsamında Bakanlık tarafından 81 ile gönderilen genelgeye göre, öğrencilerin "E" şıkkında görmeye alışık oldukları "hiçbiri" seçeneği, bundan böyle "B" şıkkında olacak.

Eğitim sistemindeki en son değişiklikle ilgili olarak kamuoyunu bilgilendirmek amacıyla dün öğlen saatlerinde bir basın toplantısı düzenleyen Milli Eğitim Bakanı Nimet Çubukcu, "gerek bizim bakanlığımız döneminde, gerekse bizden önceki dönemlerde eğitim sistemimizde süren reformlara bugün bir yenisini daha eklemenin haklı mutluluğunu yaşıyoruz. Evladım dinle burayı!" sözleriyle başladığı konuşmasında, "Hiçbiri" seçeneğinin taşınmasının arkasında yatan esas nedenler ve yaşanan süreç hakkında önemli açıklamalarda bulundu. Özellikle son 15 yılda eğitim sisteminde pek çok köklü değişikliğin yapıldığını hatırlatan Bakan Çubukcu, konuşmasına şöyle devam etti:

"En arka sıradaki üçlünün yerleri de dahil olmak üzere her şeyi değiştirdiğimiz halde maalesef gelinen nokta ortada. Hala yüzbinlerce öğrencimiz sınavlarda sıfır çekiyor. 'Değiştirmediğimiz bir şey kalmış olmalı ki bu çocuklar bu halde' diyerek 8 ay evvel bakanlığımız bünyesinde bir araştırma komisyonu kurduk. Komisyon tarafından mayıs ayı başında sunulan rapor bugüne kadar eğitim sistemimizde sabit kalan tek şeyin E şıkkındaki 'Hiçbiri' seçeneği olduğunu işaret edince radikal bir karar alarak önümüzdeki öğretim yılından itibaren bu seçeneği B şıkkına almaya karar verdik. Tüm milli eğitim camiamıza hayırlı uğurlu olsun..."

İlk etapta 3000 şık değiştirilecek

Bakanlık olarak şık taşıma sürecinin kolay geçmeyeceğinin ve yaşanabilecek uyum sorunlarının da farkında olduklarının ısrarla altını çizen Bakan Çubukcu, "Ama dayanışma içinde olursak, birbirimize inanırsak bütün bu güçlükleri aşacağımıza inanıyorum. İlk etapta 3000 adet şık değiştirilecek, öğrencilerin adapte olup olmama durumlarına göre sonraki aşamada 5000 adet sorunun şıkkını da değiştirerek okullara dağıtacağız. Öğrencilerimiz ve velilerimiz müsterih olsunlar lütfen. Yeni sistemle ile ilgili, hatta bu sistemin işlememesi halinde geçeceğimiz bir sonraki sistem ile ilgili tüm çalışmalarımızı yapmış durumdayız." diyerek, önümüzdeki günlerde daha yeni bir sisteme geçebileceklerinin de sinyallerini verdi.

Sırada neler var?

Toplantı sonunda, bakanlık olarak farklı projeler üzerinde çalışmaların halen sürdürüldüğüne de değinen Çubukçu, "Önümüzdeki yıllarda başarı oranının yükseltilmesi adına cevaplardaki doğru şık sayısının kademeli olarak önce ikiye, hatta üçe çıkarılmasının alt yapı çalışmaları sürüyor. Buna rağmen başarısız olmakta ısrar eden öğrencilerimizi de "Baba Beni Sanayiye Gönder" adını verdiğimiz projemiz kapsamında, bizzat devlet güvencesi ile elinden tutup sanayiye yerleştireceğiz." sözleriyle, ülkedeki eğitim kalitesini yükseltmekte ne kadar kararlı olduklarını gözler önüne serdi.

(Hakan Türk Brüksel'den bildirdi)

 

Sel Felaketi Nedeniyle İstanbul'un Bazı Semtlerinde Televizyon Muhabiri ve Kameraman Sayısı Tehlikeli Boyutlara Ulaştı

http://www.zaytung.com/haberdetay.asp?newsid=21934

Büyükşehir Belediyesi Afet Koordinasyon Merkezinden (AKOM) bu sabah yapılan açıklamada, haftasonundan beri aralıklarla süren sağanak yağışlar nedeniyle İstanbul'un bazı semtlerinde metrekareye düşen televizyon muhabiri ve kameraman sayısının tehlike sınırlarına yaklaştığı belirtilerek, özellikle sel felaketi yaşanan bölgelerdeki vatandaşlara çok mecbur kalmadıkça sokağa çıkmamaları uyarısında bulunuldu.

AKOM tarafından yapılan yazılı açıklamada, haftasonundan beri devam eden yağışların önümüzdeki bir kaç gün daha süreceği belirtilirken, 1. derece sel riski taşıyan Halkalı, Alibeyköy, Kağıthane ve Küçükçekmece gibi bölgelerde ikamet eden vatandaşların her an kendileriyle röportaj yapmak isteyecek televizyon muhabirleriyle karşı karşıya kalma tehlikesi altında bulunduğuna dikkat çekildi.

Röportaj Kader Değil

Her sel felaketinin ardından bölgelerdeki mağdur sayısını geçtikleri tespit edilen muhabir ve kameramanların en az sel ve sonrasındaki salgın hastalıklar kadar önemli bir tehdit oluşturduğuna vurgu yapan AKOM yetkilileri, canlarının derdine düşen ya da eşyalarını kurtarmaya çalışan vatandaşların, bir yandan da muhabirlerin sorularına cevap yetiştirmeye çalışırken sinir sistemleri üzerinde kalıcı hasarlar oluşabileceğine dikkat çektiler. Doğru ve bilinçli hareket edilmesi halinde röportajlardan kaçınmanın mümkün olduğu da belirtilen açıklamada, televizyon ekiplerine karşı alınabilecek başlıca önlemler şöyle sıralandı:

- Mecbur kalmadıkça sokağa çıkmayın. Gerekirse bulunduğunuz mekan tamamen su altında kalana kadar bekleyin.

- İlla dışarı çıkmanız gerekiyorsa yanınızda mutlaka bir adet şnorkel bulundurun. Kameraları gördüğünüzde suyun altına girerek uzaklaşmalarını bekleyin.

- Televizyon ekipleri sizi farkederlerse sakın paniğe kapılıp koşmaya başlamayın. Siz koştukça bir şey var sanıp iyice peşinize takılırlar. Elinizi, avuç içi dışarıyı gösterecek şekilde hafifçe kameraya doğru kaldırıp başınızı öne eğerek hızlı adımlarla uzaklaşın ve kesinlikle arkanıza bakmayın.

- Eğer grup halinde yakalandıysanız içinizden en uzun konuşabileni onlara yem olarak verin. O konuşurken diğerleri kaçsın.

- Röportaj yapan arkadaşınızı kurtarmak için çabalamayın. Derhal oradan uzaklaşın, kendinizi kurtarın.

- Bazı televizyon ekipleri sürü halinde gezerler. Eğer etrafınız böyle bir sürü tarafından sarıldıysa sakın ölü taklidi falan yapmayın, sizi ilginç bulup iyice üstünüze gelirler. Bu durumda yenilgiyi kabul edip mümkün olan en klişe cevapları ("nerede bu devlet?", "seçim zamanı verilen sözler tutulmadı", "bizim zararımızı kim karşılayacak?" gibi) artarda sıralayarak onlara istediklerini verin. Zaten birazdan sıkılıp bir sonraki hedeflerine doğru yol alacaklardır.

(days Brüksel'den bildirdi)

 
İnternet Üzerinden İkramiye Dağıtan Euro Milliones Lottery: "Milyon Dolarlar Veriyoruz, Alan Yok"
 

Sadece internet kullanıcılarına yönelik özel çekilişler düzenleyen Nijerya merkezli "Euro Milliones Lottery Inc" isimli şirketin basın sözcüsü Dr. Maria Jose Muyor, dün düzenlediği basın toplantısıyla ikramiye kazanmalarına rağmen ödüllerini almayan binlerce kişiye seslendi: "En azından e-mail'lerimize bir yanıt verebilirdiniz, parayı illa kapınıza kadar getirmek mi gerekiyor?"

İlgisizlik düşündürücü

Konuya ilişkin olarak Euro Milliones Lottery adına açıklama yapan Dr. Maria Jose Muyor, yapılan son çekilişte ödül isabet eden 2136 kişiye bizzat kendi hesabından e-posta gönderdiğini, fakat bunlardan hiçbirinin geri dönmediğini söyleyerek ilgisizlikten yakındı. E-postalar'da dikkat çekmesi amacıyla "YOU WON THE LOTTERY!!!", "470.000 EUROS!!", "£1,500,000.00‏ WINNER!!!", "Congratulation!‏" gibi çarpıcı başlıklar kullandığını belirten Muyor, buna rağmen insanların ödüllere rağbet göstermemelerine bir anlam veremediğini ifade etti ve ekledi: "Bir de ekonomik kriz var derler!"

"Hayır için yapıyoruz"

Hiçbir şekilde başvuru ve bilet gerektirmeyen bu piyangonun tamamıyla internet kullanımını özendirmek için yürütüldüğünü belirten Dr. Muyor, "Bu iş tamamen hayır işidir. İnternete girmekten piyango bileti almaya fırsat bulamayanlar için bir vakıf kurduk. Bu suretle topladığımız paraları periyodik olarak yaptığımız çekilişlerle internet kullanıcılarına dağıtmaktayız." dedi. Bugüne kadar toplam 250 milyon dolarlık çekiliş yaptıklarını, fakat kazananların neredeyse hiçbirinin ödül için başvurmadığını söyleyen Dr. Muyor, "Bu nasıl bir vurdumduymazlıktır anlamak mümkün değil. Asıl mesleğim tıp doktorluğu olmasına rağmen son 3 buçuk yılımı bu işe adadım. Gece gündüz mail yazmaktayım. Ama insanlar bunun kıymetini bilmiyorlar. Ödülü istemiyorlarsa en azından bir teşekkür mesajı gönderebilirlerdi. Yolladığım binlerce e-postaya karşılık yalnızca geçen ay Türkiye'den Ersin Özbükey adında bir genç bana cevap yazdı. O kadar duygulandım ki, ödüle bir 20.000 Euro da ben cebimden ekledim. Diğerlerinin ödülü bankada öylece duruyor. Yazık, günah değil mi?" şeklinde konuştu.

"Kimseye zorla para verecek değiliz"

Kazananların e-mail adreslerini bulmak için de ayrıca çaba harcadığını söyleyerek açıklamalarına devam eden Dr. Muyor, bütün bu çabaların karşılıksız kalmasını içine sindiremediğini ve böyle giderse bu işi bırakabileceğini de üzülerek ifade eti. Artık insanların iyilikten de anlamadığından dert yanan Dr. Muyor, son olarak "Yani tabii para istemiyorlarsa zorla verecek değiliz ancak emeklerimizin görmezden gelinmesi asıl moral bozucu olan. İstiyorlar ki illa parayla loto oynayıp, kaybetsinler...Yoksa rahat edemiyorlar." diyerek, basın toplantısını sonlandırdı.

(hebelup Brüksel'den bildirdi)

Haberlerin uydurma olduğu bilgisi vermeme gerek yok sanırsam!..  :)

Sevgiler

ee


--
BENiM MANEVi MiRASIM BiLiM VE AKILDIR!
 
"Ben, Manevi Miras olarak hiçbir Ayet, hiçbir Dogma,
hiçbir Donmuş ve kalıplaşmış Kural bırakmıyorum.
Benim Manevi Mirasım Bilim ve Akıldır...
 
Zaman süratle ilerliyor, Milletlerin, Toplumların,
Kişilerin Mutluluk ve Mutsuzluk anlayışları bile değişiyor.
Böyle bir Dünyada, asla değişmeyecek Hükümler getirdiğini
iddia etmek, Aklın ve İlmin gelişimini inkar etmek olur...
 
Benim Türk Milleti için yapmak istediklerim
ve Başarmaya çalıştıklarım ortadadır.
Benden sonra Beni benimsemek isteyenler,
bu temel eksen üzerinde Akıl ve İlmin rehberliğini
kabul ederlerse, Manevi mirasçılarım olurlar."
 
MUSTAFA KEMAL ATATÜRK
 
Grup mail adresi: MAKARNA@googlegroups.com
Grup yöneticisi : makarna+owner@googlegroups.com
Grup anasayfa : http://groups.google.com/group/MAKARNA

Blog Arşivi