29 Eylül 2010 Çarşamba

m~a~k~a~r~n~a TÜRKÇE DÜŞÜN TÜRKÇE KONUŞ TÜRKÇE SEV UMUDUN TÜRKÇE OLSUN

Dil milletleri millet yapan unsurların başında gelir.
Milletler milli dillerini koruyabildikleri sürece ayakta kalabilir.
Hele sağlam bir dil, sağlam bir inanç ve sağlam bir kültüre sahip olan milletler, özbenliklerini ebediyyen sürdürürler.
Dilin millet için en önemli değer olduğunu bilen sömürgeci milletler ya da devletler işgal ettikleri yerlerde kendi dillerini empoze etmeye çalışmıştır.
Bunun örneklerini dünyanın bir çok yerinde rahatça görebiliriz.
Hindistanda İngilizler, Kuzey Afrikada Fransızlar ve İtalyanların yaptığı dil soykırımına tarih şahit olmuştur.
Amerikan askerleri de Irak’ı işgal ettiklerinde küçük çocuklara İngilizce şarkı söylemeleri karşılığında çikolata gibi ödüller vermiştir.
Bunların hiç biri tesadüf değildir. hepsi de planlı ve sistemli yapılan hareketlerdir.
Sömürgeci devletlerin derin birimlerinde çalışan uzmanlar işgal ettikleri yerlerde insanların nasıl asimile edileceği üzerinde çokça çalışmakta ve dilleri konusunda karar kılmaktadır.
Bizim durumumuz ise bir hayli ilginç.
Bakıldığında herhangi bir işgale uğramadığımız halde dilimizi nasıl da kirletmişiz.
“Tamam” varken “ok” diyen gençler peyda olmuş.
Bunların giyinişleri hal ve hareketleri tamamen Türk dışıdır.
Milli (!) Eğitim(!) kurumlarında kutlanan herhangi bir milli bayramda çocuklara yabancı müzik eşliğinde hareketler yaptırılmaktadır.
Çocuklar kulaklarına hoş gelen bu yabancı müziklerin bir çoğunu ezberlemekte ve kendi dilinde söylenen şarkıları zamanla dinlememeye başlamaktadır.
Bir önceki nesille anlaşamayan babalarımız maalesef bu konuda herhangi bir önlem alamamaktadır.
Çünkü en başta adı milli olan MİLLİ EĞİTİM BAKANLIĞI bu konuda tedbir almamaktadır.
Bu noktada Irak’taki Türkmen kardeşlerimizi de kutlamadan geçemeyeceğim.
Özellikle son yüz yıl içerisinde türlü soykırımlara, türlü işkence ve baskılara uğradığı halde özbenliklerini, dillerini koruyan bu insanları dünyada şerefine ve haysiyetine düşkün tüm milletler örnek almalıdır.
Çocukları okulda Arapça okuduğu halde evde aileleri çocuklarına Türkçe eğitim vermektedir.
Bu çocuklar arap alfabesi yanında latin alfabesini de öğrenmiştir.
Dolayısıyla Türkçeden ve Türklükten taviz vermemişlerdir.
Irak’a bakıldığında Türkmenlerin eğitimde diğer milletlerden çok çok üstte olduğu açık ve net şekilde ortadadır.
Bu ancak ve ancak özbenliklerini yani şeref ve haysiyetlerini korumaları sayesinde olmuştur.
Buradan tüm Türk gençliğine sesleniyorum. Ses bayrağımız olan Türkçeyi yerlerde sürükleyenlere karşı inadına Türkçe konuşarak mücadele edelim.
Belki o zaman gelecekteki nesillere daha güzel bir dil ve daha güzel bir vatan bırakabiliriz.
Fakat asıl görev devletimize düşmektededir.
Bakınız bu ülkenin kurucusu ulu önder Atatürk devlet yetkililerini göreve nasıl çağırıyor:
“Türk dilinin, kendi benliğine, aslındaki güzellik ve zenginliğine kavuşması için bütün devlet teşkilatımızın, dikkatli, ilgili olmasını isteriz”
Alıntı.

--
BENiM MANEVi MiRASIM BiLiM VE AKILDIR!
 
"Ben, Manevi Miras olarak hiçbir Ayet, hiçbir Dogma,
hiçbir Donmuş ve kalıplaşmış Kural bırakmıyorum.
Benim Manevi Mirasım Bilim ve Akıldır...
 
Zaman süratle ilerliyor, Milletlerin, Toplumların,
Kişilerin Mutluluk ve Mutsuzluk anlayışları bile değişiyor.
Böyle bir Dünyada, asla değişmeyecek Hükümler getirdiğini
iddia etmek, Aklın ve İlmin gelişimini inkar etmek olur...
 
Benim Türk Milleti için yapmak istediklerim
ve Başarmaya çalıştıklarım ortadadır.
Benden sonra Beni benimsemek isteyenler,
bu temel eksen üzerinde Akıl ve İlmin rehberliğini
kabul ederlerse, Manevi mirasçılarım olurlar."
 
MUSTAFA KEMAL ATATÜRK
 
Grup mail adresi: MAKARNA@googlegroups.com
Grup yöneticisi : makarna+owner@googlegroups.com
Grup anasayfa : http://groups.google.com/group/MAKARNA

Blog Arşivi