Bülent ESİNOĞLU
Kuzey Afrika ve Ortadoğu'da süregelmekte olan kakışmalar, hangi
sonuçlara gebedir?
Şu sıralar, dünya kamuoyunun aradığı cevap budur.
Bunu bilmek, geleceği bilmek demektir.
Bildiğiniz gibi, insan insandır daima geleceği tahmin etmeye çalışır.
Bu tahmini yaparken de, tarihten (geçmişten) ve mevcut verilerden
yararlanır.
Ortadoğu ve Kuzey Afrika için yakın tarih, kâbusların tarihidir.
Sınırları İngiltere ve emperyal güçlerin cetveli ile çizilmiştir.
Rejimleri de bu devletler tarafından belirlenmiştir.
Mesele sadece bu ülkelerdeki diktatörler değildir. Emperyalizmin bu
ülkelerde 40-80 yıldır sürdürdüğü sömürü ortamıdır.
Bu kalkışmalarda, doğrudan emperyalizm karşıtlığı yokmuş gibi gözükse
de, asıl arkadaki neden emperyalizmdir.
Bu kalkışmalardan sonra, tüm dünya, hiçbir şekilde kalkışmalardan
önceki dünya olmayacaktır.
Kimler nasıl etkilenecek diye kaba bir soru sorsak, en olumsuz
etkilenen İsrail olacaktır.
Amerika hariç, tüm ülkeler orta doğudaki çıkarlarının önünde İsrail'i
bir sorun olarak göreceklerdir.
Filistin'in devlet olarak kabul görmesi, kalkışmalardan önceki duruma
göre, daha olasılıklıdır.
Olumsuz etkilenenlerin ikinci sırasında, Avrupa olacaktır. Ancak
Avrupa'da da derece, derece etkilenmeler olacaktır.
En çok sömürenler en çok etkilenecektir. Sırasıyla İtalya, Fransa ve
İspanya.
Daha dün, Alman Başbakanı Merkel, Natanyahu'yu azarladı. "Orta doğuda
barış için bir tek olumlu adım atmadın" diye.
Bazılarının düşündüğü gibi, olayları Amerika organize etmiş bile olsa,
kalkışmalardan sonra, Amerika'nın istediği gibi yönetimler bile gelse,
hiçbir şey eskisi gibi olmayacaktır.
Eskisi gibi olmayacak demek, emperyal ülkelerin, bu kalkışan
ülkelerden aldıkları, hiçbir zaman eskisi kadar olmayacaktır.
Çünkü ora halkları da, iş, aş ve vatan istiyorlar. Vatansız ekmek
olmayacağına göre...
Fısıltı gazetesi ve bir tevatüre göre; kalkışmanın sebebi şöyle izah
ediliyor.
Dünya tekelci sermayesi ikiye bölünmüş. İngiltere menşeli büyük bir
Amerikan sermayesi, şöyle demekteymiş.
Çin ekonomik ve diğer etkinlikler açısından çok büyüdü, onu
durdurmalıyız. Kalkışmanın olduğu ülkelere üretimimizi kaydıralım.
Ucuz emekten yaralanalım. Üretilenleri yakın ve doğu Asya'ya satalım.
Bunu yapmak için de mevcut yönetimleri yenileyelim.
Çin ile ancak böyle rekabet edebiliriz. Şimdilerde insani müdahale
diye adlandırılan proje, bu projedir.
Bu yeni proje Büyük Ortadoğu Projesinden ayrı olduğu için ve bu yeni
projenin sahibinin de daha çok İngiltere olması hasebiyle, Gül bu
projenin içinde düşünülürmüş.
RTE ise, Amerika'daki diğer büyük sermaye gurubunun BOP projesi içinde
düşünülmüş.
Evet, Amerika'nın, İngiltere'nin böyle projeleri olabilir. Kısmen bu
projelerde başarılı da olabilirler. Ama bu kalkışma olan ülkelerde,
son sözü bu kez, ora halklarının söyleyeceği kesindir.
Emperyalist ülkeler ancak askeri müdahale yaparlarsa, kendi lehlerine
bir yönlendirme yapabilirler. Bu da, uzun ömürlü olmaz.
Tıpkı, Irak'ta olduğu gibi. Müdahale daha on yılını doldurmadan "büyük
öfke" yola çıktı bile...
Emperyalizmin işleri artık daha zor.
26.2.2011, bulentesinoglu@gmail.com
--
BENiM MANEVi MiRASIM BiLiM VE AKILDIR!
"Ben, Manevi Miras olarak hiçbir Ayet, hiçbir Dogma,
hiçbir Donmuş ve kalıplaşmış Kural bırakmıyorum.
Benim Manevi Mirasım Bilim ve Akıldır...
Zaman süratle ilerliyor, Milletlerin, Toplumların,
Kişilerin Mutluluk ve Mutsuzluk anlayışları bile değişiyor.
Böyle bir Dünyada, asla değişmeyecek Hükümler getirdiğini
iddia etmek, Aklın ve İlmin gelişimini inkar etmek olur...
Benim Türk Milleti için yapmak istediklerim
ve Başarmaya çalıştıklarım ortadadır.
Benden sonra Beni benimsemek isteyenler,
bu temel eksen üzerinde Akıl ve İlmin rehberliğini
kabul ederlerse, Manevi mirasçılarım olurlar."
MUSTAFA KEMAL ATATÜRK
Grup mail adresi: MAKARNA@googlegroups.com
Grup yöneticisi : makarna+owner@googlegroups.com
Grup anasayfa : http://groups.google.com/group/MAKARNA